The daydreams of polyphony: from the music revolution to the birth of Turkish popular culture
Yükleniyor...
Tarih
2019
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Altınbaş Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
The Turkish Cultural Revolution has been a steady of debate and controversy for scholars coming from different disciplines of social science since the founding elites attempted to build the new secular society upon a disintegrating cosmopolitan empire in 1923. One of the off shoots of this modernization project championed by a group of elite soldiers under the leadership of Atatürk was the so-called Turkish music revolution. In this paper, I am defining the imagination of a nation and its cultural modular forms in an underdeveloped oriental milieu as that of Turkey as daydreaming because I would argue that the so-called music revolution of this total cultural fabrication throughout the 1930s, 1940s resulted in confusion, feelings of anxiety, artistic and cultural volatility, and, thereby, paved the way for an opportunity to navigate in a space between the Occident and the Orient spatio-temporality in parallel to ethno-racist discourses.
Kurucu elitleri yeni seküler bir toplumu dağılmakta olan kozmopolit bir uygarlığın üzerine inşa etmeye teşebbüs ettiklerinden dolayı Türk Kültürel Devrimi sosyal bilimler disiplininin farklı alanlarından gelen pek çok akademisyen için değişemeyen tartışmalı bir konu olmuştur. Atatürk liderliği altındaki bir gurup elit asker grubu önderliğinde yürüyen bu modernleşme projesinin bir alt uzantısı Türk müzik devrimi olarak da bilinir. Bu makalede, Türkiye’nin ki gibi geç, az gelişmiş şarklı bir alan içinde zuhur eden bir ulusun ve onun kültürel formlarının tahayyülünü gündüşü olarak tanımlıyorum çünkü 1930’lar ve 1940’lar boyunca zuhur eden bu topyekûn kültürel dizaynın müzik devrimi etno-ırkçı söylemlere paralel olarak kafa karışıklığı, endişe hisleri, sanatsal ve kültürel uçuculuk ile sonuçlanmıştır ve nihayetinde Garp ve Şark zamansal-alansallığı arasında bir seyrinin önünü açmıştır.
Kurucu elitleri yeni seküler bir toplumu dağılmakta olan kozmopolit bir uygarlığın üzerine inşa etmeye teşebbüs ettiklerinden dolayı Türk Kültürel Devrimi sosyal bilimler disiplininin farklı alanlarından gelen pek çok akademisyen için değişemeyen tartışmalı bir konu olmuştur. Atatürk liderliği altındaki bir gurup elit asker grubu önderliğinde yürüyen bu modernleşme projesinin bir alt uzantısı Türk müzik devrimi olarak da bilinir. Bu makalede, Türkiye’nin ki gibi geç, az gelişmiş şarklı bir alan içinde zuhur eden bir ulusun ve onun kültürel formlarının tahayyülünü gündüşü olarak tanımlıyorum çünkü 1930’lar ve 1940’lar boyunca zuhur eden bu topyekûn kültürel dizaynın müzik devrimi etno-ırkçı söylemlere paralel olarak kafa karışıklığı, endişe hisleri, sanatsal ve kültürel uçuculuk ile sonuçlanmıştır ve nihayetinde Garp ve Şark zamansal-alansallığı arasında bir seyrinin önünü açmıştır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
The Turkish Music Revolution, Cultural Revolution, Nationalism, Occidentalism, Modernity, Popular Culture, Türkçe Müzik Devrimi, Kültürel Devrim, Milliyetçilik, Garbiyatçılık, Modernite, Popüler Kültür
Kaynak
AURUM Sosyal Bilimler Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
4
Sayı
1
Künye
Kolluoğlu, P. (2019). The daydreams of polyphony: from the music revolution to the birth of Turkish popular culture. Aurum Sosyal Bilimler Dergisi, 4(1), 81-100.